Yevvöy Sefer..

Armutluyazı'lı Remzi Özcan..


Ne zaman bir pşine sesi duysam,  çocukluk günlerimden kulağımda kalan   “Yevvöy Sefer a ha haa, sımace sıkuv a ha haa..” diye  bir wored gelir dilimin ucuna.. Şarkının gerisini hatırlamaya çalışırım, bir türlü çıkaramam. Kim söylerdi hatırlayamam.

Ahmet Cevat Benk hatırlattı.  Şarkının sözleri Sakıp Dayıya aitmiş. Deli Remzi çalarmış. Gerisi şöyle imiş; “Doktor sıfay a ha haa, Yevvöy Sefer a ha haa, Yevvöy yövvey a ha haa..

Deli Remzi’yi sanki hayal meyal hatırlıyorum. Mızıka çalarken sallana sallana  kendinden geçen, neredeyse mızıkanın içine giren bir amcamızdı.

Sefer Amca da beyaz tenli, güleç yüzlü bir amcamızdı. Mızıka çalarken kan ter içinde kalır, kasketini geriye doğru atar, saatlerce düğünü neşelendirmek için mızıkasını konuştururdu.




sıace sıd xuşt 'u değiştirerek  sımace sikuv olarak düzeltmelisin hasta oldum ne olacak? olarak. Bu söz Sakip dayıya ait . Deli Remzi, Sefer'e demiş. 
"Yevvöy Sefer a ha haa, sıace  sıd xuşt a ha haa.. Doktor sıfay a ha haa, Yevvöy Sefer a ha haa, Yevvöy yövvey a ha haa...Basit sözcüklerden oluşan ne güzel melodiydi.
Remzi Dayı, Sefer Amcaya niye böyle takılmış ki?  Sanırım atışıyorlar. Mızıkacı atışması!


Sefer Küçüközdemir

Buldum. 
Sefer Amca, Ramazan Küçüközdemir'in babası. Dedesi İbrahim de Şuayip Dedenin abisi imiş. Evleri hemen bizim evin arkasında idi. İnekleri barajın oraya götürürken kapılarının önünden geçerdik.  Sefer Amcaların evinin alt tarafında yaz-kış çamur olan bir dere vardı. Sevinç Abla kara gözleri ile bizi izler, Ramazan'ı (Ataka derlerdi)  evin etrafında uğraşırken görürdük.

Buldum.
Remzi Özcan'ın hikayesini.

Allah her ikisine de rahmet eylesin, güzel insanlardı.


Armutluyazı'lı Remzi Özcan, yani Deli Remzi düğünlerde Çerkez mızıkası çalar şenlik yapardı. Bir lokma bir hırkaya kanaat eden dervişler gibiydi. Nefes darlığından muzdaripti. Son zamanlarında ağzından "Allah" lafzından başka kelime çıkmamıştı. Cenazesi 25.07.1985'te Armutluyazı Köyü mezarlığında toprağa verildi.

Sinop Kaf-Der web sitesinden aldığımız, Deli Remzi hakkında yazılanlar:
Bir insan düşünün ki hayatı boyunca kendi mutluluğundan daha çok diğer insanların mutluluğu için uğraşsın. Bir ömrü Çerkes köylerinde geçen, gittiği köylerde bayram havası estiren. Çerkes toplumunun paylaşımcı yapısında sevgi ve saygı öğretirken, sadakatle, mızıkanın en güzelini çalan çirkin kral.
Aslında bakmayın siz, her Çerkes köyünün vardır bir Deli Remzi'si!
Merhabalar,
İsterseniz Remzi Özcan’ı tanımadan önce birazcık babasından, Deli Tevfik’ten bahsedelim. (Deli, Çerkeslerde kişiyi onore etmek için kullanılan bir sözcüktür.)
Söylenildiğine göre Deli Tevfik zamanının bileği bükülmeyen güçlü kuvvetli, güreşçilerinden biri. Üç kişi uğraştığı halde dizini bile bükemedikleri söylenir.
Anlatıldığına göre Deli Tevfik değirmende kavga ettiği bir kişinin ölümüne (sebebini bilmiyoruz) sebep olur ve idamlık kaçak konumuna düşer. O artık aranan bir adamdır.

Çerkes köylerindeki güreş kültürünün devam ettiği zamanlar, köydeki büyük bir güreşi çevredeki ağaçdan izlemek zorunda kalır. Çünkü kendisini arayan Jandarma komutanı da güreşi seyredenler arasındadır. Güreşe gelen bir pehlivan önüne gelen herkesi yener, rakip kalmamıştır . 'Başka Çerkes kaldı mı?' diye yarı espirili sorusu güreşi ağaçtan seyreden Deli Tevfik’in zoruna gider. Silahı ve Çerkes kamasını çıkartır. Doğru komutanın yanına gider ve bir güreş yapmak istediğini, bu güreşten sonra kendisini tutuklayabileceğini söyler. Komutanın kabul etmesiyle güreşe başlar ve rakibini,  hem de iki defa yener. O’nun bu kendine güvenen, dürüst erdemli tavrı komutanın hoşuna gider. Deli Tevfik’e der ki; “Sen kaçaksın, kaçacaksın. Ben de seni yakalayacağım” der ve Tevfik’in kaçmasına izin verir.
Bu olaydan sonra ilerleyen zamanlarda köylüler söz verdikleri üzere Tevfik’i Sinop Jandarmaya teslim ederler. Tevfik’in cezası iyi halden ömür boyu hapse düşer. Kastamonu’ya kimsenin yenemediği bir Rus pehlivan gelmiştir. Tevfik’i hapisten güreş meydanına taşır zamanın görevlileri. Tevfik Rus’u da yener Cezasında indirim yapılır ve bir zaman sonra çıkar.
İşte bu Deli Tevfik’in oğludur Remzi.
Aslında uzun lafa gerek yok, sözün iyisi kısa olanıdır diyelim ve Bektaşağa Köyünden Gonejko Yaşar KANDEMİR hocaya kulak verelim. Ne geçmiş yüreğinden Deli Remzi için bakalım.

Remzi ÖZCAN
Ayancık ilçesinin, Armutluyazı'sından
Remzi Özcan'dı adı, yetimdi anasından
'Deli Tevfik' denilen bir babanın oğluydu
Belli ki çok çekmişti, içi dolu doluydu
Neler anlatmazdı uçuk benizli yüzü
Düşünerek söylerdi, söylediği her sözü
Halk ozanı gibiydi, elinde mızıkası
Simgesi sayılırdı, onun fotör şapkası
Her gittiği yerdi, Çerkes Köyleri
Mızıkayla oynattı, hanımları, beyleri
Ömerdüz, Büyükdüz, Karabağ, İncemeydan
Bektaşağa, Dağyeri çıkardı Acısu’dan..
Seyrek hafif sakalı, safça görünüşüyle
Eğlendirdi herkesi, espiri neşesiyle
Kimi değer verdi, kimi hor gördü belki
Yine de hatırlanmak dostlar öyle güzel ki
Köylü YAŞAR incitir insanı kötü kelam
Bu dünyadan bir REMZİ gelip geçti vesselam.

YAŞAR KANDEMİR (Gonejko)
Bektaşağa Köyü /SİNOP
Nurcihan Kabakçı Allah rahmet eylesin
TC Gülsevil Özdemir insanlık bir değerini daha kaybetti demek ki. allah rahmet eylesin
Yavuz Kol bu dünyadan bir değer daha gelip geçti, kaybettiğimiz tüm atalarımızın mekanı cennet olsun allah rahmet eylesin..
Адыгэ Нуран Allah rahmet eylesin..
Rıdvan Ayhan kendisini tanımak nasip oldu hani derler ya allaın adamı güzel insandı. Rahmetli annem sorardı, Remzi melae vilhağe vallaha pasta fabemre çençe suğatıme sışken bu günkü gibi aklımda
Mehmet Muharrem Demircan Günümüze kadar kalan fıkra gibi anıları vardır Remzi Amcamızın.
O pşine ustası olmasının yanında düğünlerde disiplinli zekhezlerde bir o kadar espirili ve neşe kaynağıydı. O’nun bulunduğu düğünlerde kimse oynarken yanlış bir şey yapamazdı. Yapanda pşineyi yerdi kafasına :)) Yakın döneme kadar kendi doldurduğu kasetleri vardı. Ama artık bulamıyoruz en çok canımızı yakan budur.Allah mekanını cennet eylesin.

Yorumlar

Popüler Yayınlar